Ana içeriğe atla

Biyoteknoloji Alanında YTÜ ve BİYOSAD’dan İş Birliği Protokolü

Yıldız Teknik Üniversitesi ile Biyoteknoloji Sanayicileri Derneği (BİYOSAD) arasında, Türkiye’nin biyoteknoloji üssü olma hedefine katkı sunacak iş birliği protokolü imzalandı. YTÜ Rektörlüğünde imzalanan protokol, akademik bilgi birikimini sanayi sahasına taşıyarak trilyon dolarlık biyoteknoloji küresel pazarında Türkiye’nin elini güçlendirmeyi hedefliyor.

 

Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) ve Biyoteknoloji Sanayicileri Derneği (BİYOSAD), biyoteknoloji alanında akademi ve sanayi dünyasının güçlerini birleştiren iyi niyet iş birliği protokolüne imza attı. 20 Kasım 2025 tarihinde YTÜ Rektörlüğünde gerçekleşen tören, Türkiye’nin biyoteknoloji ekosistemi adına atılmış somut ve stratejik adımlardan biri oldu. 

 

YTÜ Rektörü Prof. Dr. Eyüp Debik ve Biyoteknoloji İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (BİOSB) Yönetim Kurulu Başkanı ve Biyoteknoloji Sanayicileri Derneği (BİYOSAD) Başkanı Dr. Ercan Varlıbaş tarafından imzalanan protokol, İstanbul'un Tuzla ilçesinde 12 milyar lira yatırımla 2,7 milyon metrekarelik alana kurulacak olan Biyoteknoloji Vadisi ile entegre bir çalışma modelini hayata geçiriyor. Anlaşma, üniversitenin laboratuvar altyapısından öğrencilerin kariyer gelişimine kadar pek çok konuyu içeriyor. 

 

“Geleceğin biyoteknoloji Yıldızlarını yetiştireceğiz”

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Eyüp Debik, atılan imzanın yalnızca iki kurum arasında bir anlaşma olmadığını, bunun Türkiye’nin milli teknoloji hamlesine, biyoteknoloji alanından güçlü bir katkı olduğunu belirterek, "Bugün burada sadece bir protokol imzalamadık; laboratuvarlarımızda üretilen bilginin, sanayi sahasında katma değere dönüşmesi için yeni bir yol inşa ettik. Sağlık biyoteknolojisi, yıllık yüzde 9,5 büyüme ile trilyon dolarlık bir hacme koşan devasa bir alan. Türkiye’nin bu pastadan hak ettiği payı alması, ancak bizim gibi köklü teknik üniversitelerin Ar-Ge gücünün, BİYOSAD gibi vizyoner yapıların üretim hedefleriyle buluşmasıyla mümkün. İmzaladığımız protokol sayesinde, akademisyenlerimiz sanayinin gerçek sorunlarına çözüm üretirken, Biyoteknoloji Vadisi’nin yüksek teknoloji altyapısı da üniversitemizin araştırma ekosistemine entegre olacak. Bizi en çok heyecanlandıran kısım ise gençlerimize açılacak kapılar. Protokolümüz, öğrencilerimizin sadece staj yapmasını değil, İşyerinde Mesleki Eğitim programlarıyla daha mezun olmadan sektörün bir parçası olmalarını sağlayacak. Geleceğin biyoteknoloji yıldızlarını bu iş birliğiyle yetiştireceğiz" ifadelerinde bulundu.

 

Laboratuvar ve Altyapıda Ortak Kullanım Dönemi

İmzalanan protokole göre, YTÜ ve BİOSB bünyesindeki laboratuvar, test ve karakterizasyon altyapıları karşılıklı kullanıma açılacak. Bu sayede sanayi kuruluşları, üniversitenin gelişmiş test merkezlerinden faydalanırken; akademisyenler de araştırmalarını endüstriyel ölçekte test etme imkanı bulacak. Bu hamle, Ar-Ge süreçlerini hızlandırarak yerli ilaç, aşı ve biyomalzeme üretiminde maliyetleri düşürmeyi hedefliyor.

 

Öğrencilere Yerinde Kariyer Fırsatı

İş birliğinin en dikkat çeken maddelerinden biri insan kaynağının yetiştirilmesine yönelik. Protokol kapsamında YTÜ öğrencileri, BİOSB üyesi firmalarda staj ve bitirme projelerini yapabilecek, İşyerinde Mesleki Eğitim (İME) programlarına katılabilecek. Ayrıca BİOSB, üniversitenin lisansüstü öğrencilerine proje derslerinde konu desteği verecek ve sektör profesyonelleri tarafından mentorluk sağlanacak.

 

Girişimcilik ve Proje Destekleri

Anlaşma, yeni girişimleri de kapsıyor. Taraflar, TÜBİTAK ve Avrupa Birliği fonlarına yönelik ortak projeler geliştirecek. Üniversite ve sanayi iş birliğinden doğacak patent, faydalı model ve makale çalışmaları teşvik edilerek, akademik çıktılar ticarileştirilebilir ürünlere dönüştürülecek.

 

Bu stratejik ortaklık İstanbul Tepeören’de yükselen Biyoteknoloji Vadisi’nin YTÜ’nün akademik aklıyla şekillenmesini sağlayacak. Türkiye’nin bilim ve teknoloji yolculuğunda önemli bir kilometre taşı olan bu iş birliğinin, ülkemize, akademi camiasına ve sektöre hayırlı olmasını diliyoruz.

 

BİYOSAD – Biyoteknoloji Sanayicileri Derneği

BİYOSAD, Türkiye’de biyoteknoloji sektörünü geliştirmek, kamu–üniversite–özel sektör iş birliklerini güçlendirmek ve biyoteknolojik ürünlerin ticarileşmesine destek olmak amacıyla kurulmuş bir sektörel çatı örgütüdür. Dernek; biyofarma, medikal biyoteknoloji, endüstriyel biyoteknoloji, tarım ve çevre biyoteknolojisi alanlarında faaliyet gösteren firmaları bir araya getirerek politika geliştirme, regülasyon destekleri, kümelenme çalışmaları, nitelikli insan kaynağı geliştirme ve Ar-Ge ekosistemini güçlendirme üzerine çalışmalar yürütmektedir. BİYOSAD güncel olarak Biyoteknoloji Vadisi ve Biyoteknoloji İhtisas OSB süreçlerinin ana paydaşları arasında yer almaktadır.

 

BİOSB – Biyoteknoloji İhtisas Organize Sanayi Bölgesi

BİOSB, Türkiye’nin biyoteknoloji alanındaki en kapsamlı ihtisas organize sanayi bölgesi olarak planlanan, özel sektör–kamu–üniversite iş birliğini tek çatı altında toplayan bir yapılanmadır.

Bünyesinde start-up’lar, ölçekli biyoteknoloji firmaları, uluslararası şirketler, Ar-Ge merkezleri, pilot üretim tesisleri, test–ölçüm laboratuvarları, sertifikasyon kuruluşları ve eğitim birimlerini barındıracak şekilde kurgulanmıştır. BİOSB’nin amacı; yüksek katma değerli biyoteknolojik ürünlerin yerli üretimini artırmak, Türkiye’nin biyoteknoloji alanında küresel rekabetçiliğini güçlendirmek ve Biyoteknoloji Vadisi’nin altyapısını oluşturmaktır.