Yıldız Teknik Üniversitesi ve YTÜ Yıldız Teknopark iş birliğinde düzenlenen “Yıldızların Altında Kültür ve Sanat” buluşmaları, beşinci edisyonuyla yeni sezona merhaba dedi. Açılış programı, gönül tellerimize dokunan büyük halk ozanı Neşet Ertaş’ın vefatının 13. yıl dönümüne ithaf edildi. Neşet Ertaş’ın gönüllerde yer eden ve dillere terennüm olan eserlerini usta sanatçı Prof. Dr. Erol Parlak seslendirdi.
YTÜ ve YTÜ Yıldız Teknopark tarafından düzenlenen “Yıldızların Altında Kültür ve Sanat” etkinlik serisi yeni sezona duygu ve anlam yüklü bir programla başladı. Serinin beşinci buluşması, "Bozkırın sesi Neşet Ertaş'ı anma gecesi" başlığıyla, 20 Ekim 2025 Pazartesi akşamı YTÜ Davutpaşa Kampüsü Tarihi Hamam’da düzenlendi. Türk Halk Müziğinin ölümsüz ismi, büyük ozan Neşet Ertaş’ın aramızdan ayrılışının 13. yılında saygı ve özlemle anıldığı geceye akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda öğrenci ve sanatsever katılım gösterdi.
Gecede, Anadolu müziğinin yaşayan en önemli icracılarından ve akademisyenlerinden Prof. Dr. Erol Parlak sahne alarak Neşet Ertaş’ın unutulmaz eserlerini kendi yorumuyla seslendirdi. Parlak ile ayrıca YTÜ Sanat ve Tasarım Fakültesi Müzik ve Sahne Sanatları Bölümü Öğr. Gör. Dr. Levent Kaya moderatörlüğünde ustanın hayatına ve felsefesine dair derinlikli bir söyleşi yapıldı.
“Anadolu’nun bin yıllık bilgeliğini bize ulaştıran bir halk ozanıydı”
Etkinliğin sonunda bir konuşma yapan YTÜ Rektörümüz Prof. Dr. Eyüp Dedik, sanatın ve kültürün birleştirici gücüne vurgu yaparak, “Bozkırın Tezenesi, gönül telimizi titreten büyük usta Neşet Ertaş, bizlere şöyle seslenir; ‘Sevgi dünyasına yalan girmez, gönülden sevmeyen Hakk’a eremez.’ İşte bu akşam, tam da bu sözün ruhuyla; yalnızca sevginin, samimiyetin ve hatıraların içeriye buyur edildiği bir gönül meclisindeyiz. Büyük ozan Neşet Ertaş’ın sazından yükselen ‘Gönül Dağı’nda başlar insanın iç yolculuğu; sevdayla yoğrulur, ‘Neredesin Sen’ diye yankılanır bozkır. Ardından bir iç çekiş gelir, ‘Ah Yalan Dünya.’ Usta, her dertte bir ders, her ayrılıkta bir olgunluk bulur. ‘Kendim Ettim Kendim Buldum’ derken bile sitemden ziyade bilgelik dökülür sözlerinden. Ve sonunda, ‘Bir Ayrılık, Bir Yoksulluk, Bir Ölüm’le hayatın gerçeğini en sade hâliyle anlatır” dedi.
Neşet Ertaş’ın Türk insanına miras bıraktığı engin bilgeliğin kapısının Yıldızların Altında programıyla biraz olsun araladıklarını vurgulayan Prof. Dr. Eyüp Debik, “Büyük usta Neşet Ertaş, sazının teline her vurduğunda biz ondan Anadolu insanının ilmini, irfanını, saf sevgisini, içten sesini duyduk. O, Anadolu’nun bin yıllık bilgeliğini bizlere ulaştıran bir halk ozanıydı. Şöhretin parlak ışıklarına hiç aldanmadı, her zaman tevazuyu bir zırh gibi kuşandı ve halkın sanatçısı olmaktan her zaman gurur duydu. Sanatıyla halk arasında köprüler kurdu; bizim acılarımızı, sevinçlerimizi, hasretlerimizi en saf haliyle notalara döktü. İşte bu yüzden Neşet Ertaş’ı anmak, büyük bir sanatçıyı yad etmenin ötesinde, kültürümüzün köklerini, bizi biz yapan o derin ve içten ruhu hatırlamaktır” diye konuştu.
Erol Parlak hafızalara kazınan Neşet Ertaş eserlerini seslendirdi”
Gecenin müzik dinletisi bölümünde sahne alan usta sanatçı Erol Parlak, bağlaması ve güçlü yorumuyla dinleyicilere unutulmaz bir deneyim yaşattı. Müziğin evrensel dilini Anadolu’nun derinlikleriyle buluşturan ve 16 albümlük birikimiyle gönüllerde yer edinen Parlak, Neşet Ertaş’ın hafızalara kazınmış eserlerini terennüm etti. Parlak’ın bağlamasındaki ustalığı, Ertaş’ın ruhunu taşıyan notalarla birleşerek Tarihi Hamam’ın duvarlarında bozkırın yankısını hissettirdi ve dinleyicileri duygusal bir yolculuğa çıkardı.
Prof. Dr. Erol Parlak Hakkında
1964 yılında Ağrı-Eleşkirt'te doğan Erol Parlak, 1982'de girdiği İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı'ndan 1986'da mezun oldu. Akademik kariyerine İTÜ'de öğretim görevlisi olarak başlayan Parlak, Yüksek Lisansını "Bozlaklar”, Sanatta Yeterlik (Doktora) eğitimini ise "Türkiye’de El ile (Tezenesiz) Bağlama Çalma Geleneği ve Çalış Teknikleri" konulu tezleriyle tamamladı. Hem TRT İzmir hem de İstanbul Radyolarında "yetişmiş sanatçı" olarak görev yaptı. Anadolu'da yaptığı alan araştırmalarıyla bin civarında ezgiyi derledi. Sanat hayatı boyunca ulusal ve uluslararası alanda sayısız konser veren, solo, enstrümental ve koro/karma olarak 20 albüm çalışması bulunan Parlak, aynı zamanda "Şelpe Tekniği Metodu" ve "Garip Bülbül Neşet Ertaş" gibi önemli kitapların da yazarıdır. 2017'de Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi'nin kuruluşuna öncülük ederek kurucu rektör olarak atanan sanatçı, T.C. Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülü (2016) ve T.C. Kültür Bakanlığı Neşet Ertaş Altın Bağlama Ödülü (2013) gibi çok sayıda prestijli ödüle layık görüldü. Halen İTÜ Türk Musikisi Devlet Konservatuarı'nda Öğretim Üyesi olarak sanatsal ve bilimsel çalışmalarını sürdürmektedir.











